İçsel Bilgeliğinizi Dinlemek

"Kelimeleri Kullanamayan Bir Ses Var. Dinle."

Mevlana Celaleddin Rumi

Hepimizin içgüdü ve bilgelik için bir anteni var, ancak hayatımızın gürültüsü – ister içten ister dıştan gelen – fazla yüksek olduğunda, içsel GPS’imizi kullanmak zorlaşır.

Birçoğumuz, içsel bilgimize danışmadan önce başkalarından tavsiye istemeye ve rehberlik aramaya alışmış olabiliriz. Toplumun fikirlerine ve etkilerine güvenme alışkanlığına kapılmış, ihtiyaç duyduğumuz tüm bilgelik ve rehberliğin aslında bize açık olduğunu unutmuş olabiliriz – eğer onu dinlemeye ve hissetmeye açık olabilirsek.

Hayatımızı yalnızca mantıksal düşüncelerle yönlendirmeye çalıştığımızda, sınırlı bir çerçevede hareket ederiz. Bu da bizi genellikle kararsızlık içinde bırakır. Artılar ve eksiler arasında gidip gelir, nihayetinde kafamız karışabilir.

Bu blogu aslında kendim için yazıyorum, çünkü bu, şu anda kendi hayatımda aldığım bir ders. Yine de, belki siz de bunu unutmuş olabilirsiniz diye paylaşıyorum. Umarım, kendi iç pusulanıza dönmeniz için destekleyici bir hatırlatma olur.

Şunu fark ettim ki, kendi bilginize uyum sağladığınızda ve bunu harekete geçerek güvenle takip ettiğinizde, hayatınızı daha zarif bir şekilde yönlendirmek için bu kası güçlendirmiş oluyorsunuz. Böyle bir akışa giriyoruz ki, tesadüfler daha sık yaşanıyor ve her şey daha pürüzsüz bir şekilde yerine oturuyor.

Birçok bilge kişi gibi, siz de bu bilgelik kaynağına sahipsiniz. Bu bilgi, yalnızca seçilmiş bir gruba ait değildir. Hepimizin içinde vardır; ancak bu sese kulak vermek, bizim sorumluluğumuzdadır.

Siz de böyle bir bilgelik taşıyorsunuz…

Kendi kalbinizin derinliklerinde neyin doğru olduğunu biliyorsunuz… her zaman bildiniz. Kendi bilginizi takip etmenizi ve ona güvenmenizi destekliyorum.

Bu hayatta, daha büyük bir şarkının senfonisinde çok özel bir notayı ifade etmek için buradasınız. Herhangi bir anda sizin için neyin doğru olduğunu nihayetinde sadece siz bilebilirsiniz.

Bu, diğer bakış açılarına kapalı olmamız gerektiği anlamına gelmez. Diğer insanlar önerilerde bulunabilir ve tavsiyeler verebilir, ancak size önerim, bu tavsiyelerin bedeninizde nasıl hissettirdiğine bakmanız ve rehberinizin bu barometre olmasına izin vermenizdir.

Sabahları, sadece 5 dakika bile olsa sessizlik içinde dinlemek , Dua etmek veya doğada bir yürüyüş yapmak, kendi iç sesimi daha net duymam ya da gerçeğime yeniden bağlanmam için harika yollar oldu.

Bazı insanlar dua ederek, müzik dinleyerek, dans ederek ya da sporcuların bazen ‘koşucu bölgesi’ olarak adlandırdığı bir deneyimle kendileriyle bağlantı kuruyor.

Size ilham veren şeyle bağlantıda kalmak, sezginin yaşadığı daha yüksek bir titreşim frekansına yeniden bağlanmanın başka bir yoludur. Bu ister yükseltici bir materyal okumak, sizi heyecanlandıran bir konuda bir konferans dinlemek, isterse manevi uygulamalar yapmak olsun – sizi en çok neyin hayata geçirdiğini en iyi siz bilirsiniz… onu yapın!

Elbette, bunları sadece öneriler olarak paylaşıyorum ve kalbinizde en doğru olanı takip etmenizi her zaman tam olarak destekliyorum.

Hepimiz birbirimizi desteklemek ve birbirimizden öğrenmek için buradayız, bu yüzden, özellikle mantıklı bir tercih olmamasına rağmen iç sesinizi dinleyip takip ettiğiniz bir zamanla ilgili bir deneyiminizi paylaşmak isterseniz, lütfen aşağıda bizimle paylaşın. Kendi gerçeğimize sadık kalmamız için birbirimize ilham verebiliriz.